Talebe Burs

Kur’an hafızlığı, Kur’an-ı Kerim’in kelime kelime, harf harf ezberlenmesi ve muhafaza edilmesiyle elde edilen bir nimettir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurdu:

“Kim Kur’an’ı okur, onu güzelce ezberler, helalini helal, haramını haram kabul eder ve bunlara uyarsa, Allah bu sayede o kimseyi cennetine koyar. Ailesinden hepsi cehennemi hak etmiş on kişiye şefaat etme hakkı verir.” (Tirmizi, Fedailu’l-Kur’an, 13/2905; Ahmed, I, 148)

Evladımıza Kur’an’ı öğretmek, onlara en değerli mirası vermek demektir. Onlar, bu kutsal emaneti taşıdıkları için Allah’ın sevgili kulları arasına girerler. Peygamber Efendimiz, Kur’an ehline her zaman büyük önem vermiş ve onları övmüştür.

Bir örnek vermek gerekirse, Peygamber Efendimiz (s.a.v), Tebük Seferi’ne çıkarken Neccâroğulları’nın bayrağını Umâre bin Hazm’a vermişti. Ancak daha sonra Zeyd bin Sabit’i görünce, bayrağı Umâre’den alıp ona verdi. Umâre (r.a.) sorduğunda Peygamberimiz (s.a.v) şöyle buyurdu:

“Hayır! Vallahi kızmadım! Fakat, siz de Kur’an’ı tercih ediniz! Zeyd, Kur’an’ı senden daha çok ezberlemiştir! Burnu kesik zenci köle bile olsa, Kur’an’ı daha çok ezberlemiş olan kimse başkalarına tercih edilir!”

Peygamberimiz (s.a.v.) kendisi de bir hafız olup Asr-ı Saadet’ten günümüze kadar Kur’an-ı Kerim hafızlarının hıfzıyla taşınmıştır. Bu nedenle hafızlık müesseseleri, milletimiz tarafından her zaman korunmuş ve desteklenmiştir.

Hafızlar ve hafızlık müesseseleri, İslam medeniyetinde her zaman önemli bir yer tutmuştur. Hafız olmak, Kur’an’a olan bağlılığı ve derin bir bilgi birikimini gerektirir. Kur’an, insanların hayatını şekillendirir ve onlara rehberlik eder.

Peygamber Efendimiz (s.a.v), Kur’an’ı okuyup anlayanların üzerine huzur indiğini ve etraflarının meleklerle çevrileceğini müjdelemiştir. Kur’an’ı anlamak ve yaşamak, insanlara huzur ve saadet getirir.

Kur’an ile yakınlaşan kişiler, imanlarının derinliklerine inerler. Kur’an, onların yaşam tarzını etkiler ve ahlaki değerlerini güçlendirir.

 

Peygamber Efendimiz şöyle buyurdu: “Kur’an okuyan mümin portakal gibidir: Kokusu hoş, tadı güzeldir. Kur’an okumayan mümin hurma gibidir: Kokusu yoktur, tadı ise güzeldir. Kur’an okuyan münafık fesleğen gibidir: Kokusu hoş fakat tadı acıdır. Kur’an okumayan münafık Ebu Cehil karpuzu gibidir: Kokusu yoktur ve tadı da acıdır.” (Buhari, Et’ime 30; Fezailü’l–Kur’an 17, Tevhid 36)

Dünyada huzur, güzellik ve iyilik egemen olmalıdır. Bu nedenle, Kur’an ile meşguliyetimizi artırmalıyız. Kur’an’dan uzak kalanlar, içsel bir boşluk ve huzursuzluk hissederler. Kur’an’ın rehberliğinde olanlar ise huzur ve mutluluğu bulurlar.

Çağımızın dünyasında, çocuklarımıza sağlıklı bir din eğitimi vermek önemlidir. Kur’an’ın rehberliğinde yetişen nesiller, toplumun kalkınmasına ve huzurunun artmasına katkı sağlarlar.

Merhamet Derneği olarak, hafızlık eğitimini önemsiyor ve çocuklarımıza bu değerli eğitimi sunmayı amaçlıyoruz. “Bir Hafız Yetiştiriyorum” projesi ile bu yolda ilerliyor ve toplumumuzun daha aydınlık bir geleceğe sahip olmasına katkıda bulunuyoruz. Sizde bu projemize destek vererek hafızlara sahip çıkabilirsiniz. Sahip çıkılan herbir talebeyi karanlık yollara sapmaktan kurtarmış ve daha aydınlık bir geleceğe iletmiş olursunuz.